SEZEN AKSU ''UNUT'' ŞARKISININ JOHN BOWLBY BAĞLANMA KURAMI AÇISINDAN İNCELENMESİ

Kolay olmayacak elbet üzüleceğim
Mutlaka bir iz bırakacak
Belki de çocuk gibi, sana küseceğim
Seneler sonra utanarak

Dokunup birer birer sevdiğin eşyalara
Hatta belki ağlayacağım
Acı çektiğim doğru, ama sen bana bakma
Ne olursa olsun seni unutacağım

Seni sevdiğimi unut, sevişmelerimiz yalan
Unut beni de her yalan gibi unut
O sevgiler ki yoktular, onlar ümitlerimizdi
Ne ümitler yaşlandı gel zaman git zaman

Ayrıldığımızı unut, yalnızlıklar zaten yalan
Unut beni de her yalan gibi unut

Kolay olmayacak elbet üzüleceğim
Mutlaka bir iz bırakacak
Belki de çocuk gibi, sana küseceğim
Seneler sonra utanarak

Dokunup birer birer, sevdiğin eşyalara
Hatta belki ağlayacağım
Acı çektiğim doğru, ama sen bana bakma
Ne olursa olsun seni unutacağım

Seni sevdiğimi unut, sevişmelerimiz yalan
Unut beni de her yalan gibi unut
O sevgiler ki yoktular, onlar ümitlerimizdi
Ne ümitler yaşlandı gel zaman git zaman

Ayrıldığımızı unut, yalnızlıklar zaten yalan
Unut beni de her yalan gibi unut

Seni sevdiğimi unut, sevişmelerimiz yalan
Unut beni de her yalan gibi unut
O sevgiler ki yoktular, onlar ümitlerimizdi
Ne ümitler yaşlandı gel zaman git zaman

Ayrıldığımızı unut, yalnızlıklar zaten yalan
Unut beni de her yalan gibi unut

Kolay olmayacak elbet üzüleceğim


Bu şarkı, ilişki sonrası bir ayrılık süreci yaşayan kişinin duygularını anlatmaktadır. John Bowlby'nin bağlanma kuramı, çocukların anneleriyle olan bağlanma tarzlarını açıklamak için kullanılır. Ancak, bu teori ayrılık ve kayıp sonrası insanların yaşadığı duygusal tepkileri de açıklamada kullanılabilir. Şarkıdaki sözler, bu bağlamda incelendiğinde şu şekilde analiz edilebilir:

  • "Kolay olmayacak elbet üzüleceğim" - İlişkiden ayrılan kişi, kaybedilen ilişkinin üzüntüsüyle başa çıkmakta zorlanacağını ifade ediyor. Bu, Bowlby'nin "güvenli bağlanma" teorisindeki bir çocuğun, bakım veren kişiden ayrılmak zorunda kalması durumunda yaşayabileceği endişe ve kaygıya benzer bir tepkidir.

    "Mutlaka bir iz bırakacak" - İlişki sonrası yaşanan ayrılık, kişinin hayatında kalıcı bir etki bırakacaktır. Bowlby'nin "kayıp ve yas" aşamasında, kişi kaybın etkisini hisseder ve kaybedilen kişiyi hatırlatan nesnelere karşı duyarlılık gösterir.

    "Belki de çocuk gibi, sana küseceğim / Seneler sonra utanarak" - Ayrılık sonrası kişi, kaybedilen kişiye karşı karışık duygular yaşar. Bowlby'nin "çelişkili duygular" aşamasında, kişi hem kaybedilen kişiyi özler hem de ona kırgınlık hisseder.

    "Dokunup birer birer sevdiğin eşyalara / Hatta belki ağlayacağım" - Kişi, kaybedilen ilişkiyi hatırlatan nesnelere karşı duyarlılık gösterir. Bowlby'nin "nesnelerin önemi" aşamasında, kişi kaybedilen kişiye ilişkin anıları ve nesneleri hatırlar ve onları kaybetme korkusuyla karşı karşıya kalır.

    "Seni sevdiğimi unut, sevişmelerimiz yalan / Unut beni de her yalan gibi unut" - İlişki sonrası kişi, kaybedilen kişiye karşı duygusal bağını koparmaya çalışır. Bowlby'nin "ayrılma/kesişme" aşamasında, kişi kaybedilen kişiye karşı hissettiği bağlanma ihtiyacını bastırmaya çalışır.

    "O sevgiler ki yoktular, onlar ümitlerimizdi / Ne ümitler yaşlandı gel zaman git zaman" - İlişkinin gerçekte olduğundan daha güzel ve umut verici görünmesi, kişinin ilişkiye dair hayallerinin gerçekleşmesine yönelik umutlarını ifade ediyor. Ancak zaman geçtikçe bu umutlar yaşlandı ve gerçekleşmesi imkansız hale geldi. Bu da ilişkinin aslında ne kadar sağlıksız ve gerçek dışı olduğunu gösteriyor.


Bu şarkıyı bağlanma stilleri açısından ele almadan önce bağlanma sitillerinin ne olduğuna bakalım;

John Bowlby, bağlanma stillerini "güvenli", "kaçınan", "kaygılı-ambivalant" ve "kaygılı-kaçınan" olarak tanımlamıştır. Bu stiller aşağıdaki şekilde açıklanabilir:

  1. Güvenli Bağlanma: Güvenli bağlanma, Bowlby'in özgün teorisine göre ideal olan bağlanma stili olarak kabul edilir. Güvenli bağlanma ile bağlanan kişiler, çocukluk dönemlerinde bakım verenleri tarafından düzenli olarak beslenme, bakım, koruma ve sevgi gösterimi almışlardır. Bu nedenle, bu kişiler güvenli, sevgi dolu, sıcak ve yakın ilişkiler kurmakta kolaylık yaşarlar. Aynı zamanda, güvenli bağlanma ile bağlanan kişiler, diğer insanlara açık ve doğrudan yaklaşarak, duygularını ifade etmekte zorlanmazlar.

  2. Kaçınan Bağlanma: Kaçınan bağlanma, kişinin çocukluk döneminde, bakım verenleri tarafından gerektiği kadar ilgi ve sevgi gösterilmediği zaman oluşur. Bu nedenle, kaçınan bağlanma ile bağlanan kişiler, yakın ilişkilerden kaçınma eğilimindedirler ve bağımsızlık, kontrol ve özerklik ararlar. Bu kişiler, duygularını bastırma eğiliminde oldukları için, başkalarına yakınlaşmaktan kaçınırlar ve genellikle ilişkilerinde yüzeysel kalırlar.

  3. Kaygılı-Ambivalant Bağlanma: Kaygılı-ambivalant bağlanma, kişinin çocukluk döneminde, bakım verenleri tarafından tutarsız davranışlar sergilediği durumlarda ortaya çıkar. Bu nedenle, kaygılı-ambivalant bağlanma ile bağlanan kişiler, yakın ilişkileri kurmakta zorluk yaşarlar ve ilişkilerinde sürekli bir endişe içindedirler. Bu kişiler, bir yandan yakınlık ve ilgi ararken, diğer yandan reddedilme korkusu yaşarlar. İlişkilerinde tutarsız davranışlar sergileme eğilimindedirler.

  4. Kaygılı-Kaçınan Bağlanma: Kaygılı-kaçınan bağlanma, bir kişinin hem kaçınan hem de kaygılı-ambivalant bağlanma özelliklerini gösterdiği bir durumdur. Bu kişiler, yakın ilişkiler kurmaktan kaçınma eğiliminde olsalar da, diğer yandan da ilişkileri için endişe duyarlar. Kaygılı-kaçınan bağlanma, genellikle çocukluğunda bakım veren figürlerin tutarsız davranışlarına maruz kalmış bireylerde gelişebilir. Bu bireyler, bakım veren figürlerinin ilgisiz ya da reddedici davranışlarına karşı kaygılı bir tepki verirler ve kendilerini korumak için yakınlıktan kaçınırlar. Bu tarz bağlanma stilindeki bireyler, güvenli bir bağlanmanın getirdiği rahatlık ve güven duygusunu yaşamakta zorlanırlar ve ilişkilerinde sıklıkla mesafeli davranırlar.


Şimdi bu şarkıyı bağlanma stilleri açısından ele alabiliriz;


Bu şarkı, kaygılı-kaçınan bağlanma stilini yansıtan bir perspektiften anlatılmaktadır. Şarkıda, ilişkideki kaygı ve korkulara vurgu yapılırken, aynı zamanda bağlanma korkusu da açıkça dile getirilir.

Şarkının ilk bölümünde, ilişkinin bitmesinin zorluğu ve üzüntüsü dile getirilirken, "Mutlaka bir iz bırakacak" sözü kaygı düzeyini ve kaygılı-kaçınan bağlanma stilinin ilişkideki yansımalarını göstermektedir. Aynı şekilde, "Belki de çocuk gibi, sana küseceğim / Seneler sonra utanarak" ifadeleri de kaygı ve korkuların bağlanma davranışlarına nasıl yansıdığını göstermektedir.

Ayrıca, "Seni sevdiğimi unut, sevişmelerimiz yalan / Unut beni de her yalan gibi unut" sözleri de kaygılı-kaçınan bağlanma stilinin özelliklerinden biri olan, duygusal bağlanma yerine duyusal bağlanmanın ön plana çıkmasını ifade etmektedir. Şarkının son bölümünde ise, "Ayrıldığımızı unut, yalnızlıklar zaten yalan / Unut beni de her yalan gibi unut" ifadeleri, kaygılı-kaçınan bağlanma stiliyle bağlantılı olan, ilişkiden kopmaya yönelik bir savunma mekanizması olan duygusal soğuma davranışını yansıtmaktadır

Bu şarkıyı yoğun olarak dinleyen bir kişinin bilinçdışı düzlemde iç dünyasında yaşadıkları neler olabilir?


  • Kendine ve başkalarına olan güvensizlik: Şarkıda sık sık kaygı ve korkulara vurgu yapılırken, ilişkiden kopma korkusu da dile getirilmektedir. Bu durum, kişinin kendine ve başkalarına olan güvensizliğinin bir göstergesi olabilir.

    Kaygılı-kaçınan bağlanma stili: Şarkıda geçen sözler, kaygılı-kaçınan bağlanma stiline sahip olan kişilerin yaşayabileceği içsel çatışmaları yansıtabilir. Bu stil, genellikle duygusal bağlanmaktan kaçınarak, duyusal bağlanmayı tercih etme eğilimi gösteren kişilerde görülür.

    Yalnızlık ve kaybetme korkusu: Şarkıda geçen "Mutlaka bir iz bırakacak" ve "Dokunup birer birer sevdiğin eşyalara" gibi sözler, yalnızlık ve kaybetme korkusunun altında yatan duyguları yansıtabilir. Bu duygular, kişinin ilişkilerde yüzleştiği kaygıları ve korkuları da yansıtabilir.

    Geçmişteki travmaların etkisi: Şarkıda geçen "O sevgiler ki yoktular, onlar ümitlerimizdi / Ne ümitler yaşlandı gel zaman git zaman" gibi sözler, kişinin geçmişteki travmaların etkisi altında olabileceğini düşündürebilir. Bu durum, kişinin şimdiki ilişkisinde geçmişte yaşadığı olumsuz deneyimlerin etkisini taşıdığını gösterebilir.

    Kendini ifade etme güçlüğü: Şarkıda geçen sözler, kişinin kendini ifade etme güçlüğü çekebileceğini gösterir. Bu durum, kaygılı-kaçınan bağlanma stiline sahip kişilerin, duygularını ifade etmekte zorlanabileceği ve kendilerini ifade etmeyi güvensizlik nedeniyle engellediği şeklinde yorumlanabilir.


Bu şarkıyı dinleyen bir kişinin savunma mekanizmaları neler olabilir?

İnkâr: Şarkıda ayrılığın üstesinden gelmek için "seni unutacağım"     gibi ifadeler kullanılıyor. Bu ifadeler, kişinin ayrılığı inkar ettiğini ve          hislerini bastırmaya çalıştığını gösterebilir.

Dışa vurma: Şarkıda "belki de çocuk gibi sana küseceğim" gibi ifadeler bulunuyor. Bu, kişinin içindeki öfkeyi ve üzüntüyü dışa vurduğunu gösterebilir.

Geri çekilme: Şarkıda "yalnızlıklar zaten yalan" gibi ifadeler var. Bu, kişinin ayrılık sonrası insanlardan uzaklaşarak kendini izole etme eğilimi gösterdiğini gösterebilir.

Bağlanmama: Şarkıda "Seni sevdiğimi unut, sevişmelerimiz yalan" gibi ifadeler kullanılıyor. Bu, kişinin ayrılık sonrası başka insanlara bağlanmak yerine, geçmişi ve yaşadığı ilişkiyi tamamen reddettiğini gösterir.

Bu savunma mekanizmaları, kişinin ayrılık sonrası yaşadığı zorlu duygularla başa çıkmaya çalışırken kullandığı yolları yansıtabilir.


Bu şarkıyı son zamanlarda çok dinleyen bir kişinin, bağlanma kuramına göre çocukluğu nasıl geçmiş olabilir?

Şarkıyı dinleyen bir kişinin çocukluğunun nasıl geçtiğini tam olarak bilemeyiz, ancak bazı olası ipuçları verebiliriz.

Öncelikle, şarkıda "belki de çocuk gibi sana küseceğim" gibi bir ifade yer alıyor. Bu, kişinin çocukluğunda hayal kırıklıklarına uğramış veya ihmal edilmiş hissettiği anlamına gelebilir. Belki de kişi, ebeveynlerinden veya yakınlarından yeterince ilgi veya sevgi alamamış ve bu nedenle ayrılık sonrası da benzer bir yalnızlık ve terk edilmişlik hissi yaşamış olabilir.

Ayrıca, şarkıda "O sevgiler ki yoktular, onlar ümitlerimizdi" gibi bir ifade yer alıyor. Bu, kişinin çocukluğunda hayal kurmaya ve umut etmeye meyilli olduğunu gösterir. Belki de kişi, ailesi veya çevresindeki kişiler tarafından sürekli olarak hayallerine ve umutlarına ket vurulmuş ve bu nedenle ayrılık sonrası da umutlarını yitirmiş ve hayal kırıklığına uğramış olabilir.

Son olarak, şarkıda "Kolay olmayacak elbet üzüleceğim, mutlaka bir iz bırakacak" gibi bir ifade yer alıyor. Bu, kişinin çocukluğunda zorluklarla karşılaşmış olabileceğini veya hayatında bazı travmatik olaylar yaşamış olabileceğini gösterir. Belki de kişi, çocukluğunda yaşadığı zorluklar nedeniyle ayrılık sonrası da zorlanıyor ve bu nedenle şarkıda bu şekilde ifadeler yer alıyor olabilir

Ve son olarak bu şarkıyı sürekli  dinleyen bir kişi içgörü ve farkındalık kazanmak için hangi soruları kendisine sorabilir?

 

Şarkıda bahsedilen duyguları yaşadığınız bir ilişki var mı?

İlişkinizde kendinizi nasıl hissediyorsunuz? Güvende mi hissediyorsunuz yoksa kaygılı mı?

Geçmişteki ilişkilerinizde benzer duygular yaşadınız mı? Nasıl başa çıktınız?

İlişkilerinizdeki en büyük korkunuz nedir?

Kendinizi bir ilişkide nasıl hissetmek istersiniz?

Kendinizi sevmeniz ve kabul etmeniz ne kadar kolay veya zor?

Geçmişteki deneyimleriniz nasıl sizin şu anki düşünce ve davranışlarınızı etkiliyor?

Kendinize ve diğer insanlara karşı olan beklentileriniz nelerdir?

Kendinize karşı nasıl bir konuşma yaparsınız? Olumsuz veya eleştirel bir dil kullanır mısınız?