NEDEN HİSSETMEYİ TEKRAR ÖĞRENMEK ZORUNDAYIZ?

"Neden hissetmeyi tekrar öğrenmeK zorundayız?" diye sorduğunuzda, benim aklıma bağlanma kuramı ve insanın doğasındaki temel ihtiyaçlar gelir. Bağlanma, insanın doğasındaki en temel ihtiyaçlardan biridir ve bağlanma deneyimleri, insanın kişiliğinin şekillenmesinde ve hissetme kapasitesinde önemli bir rol oynar.

İnsanların hayatta kalmaları ve üremeleri için gerekli olan temel ihtiyaçlar, beslenme, barınma, güvenlik ve sevgi gibi unsurları içerir. Bu ihtiyaçlar karşılanmadığında, insanlar kendilerini tehdit altında hissederler ve stres yaşarlar. Bu stresin bir sonucu olarak, insanların bedenlerinde ve zihinlerinde bir dizi biyolojik ve psikolojik değişiklikler meydana gelir.

Bağlanma kuramına göre, insanlar diğer insanlarla bağlanma deneyimleri yaşamak zorundadır. Bu deneyimler, insanların sevgi dolu, güvenli ve destekleyici bir ortamda büyümesine yardımcı olur. Ancak, bu deneyimler olumsuz ise, insanlar kendilerini yalnız, çaresiz ve kaygılı hissederler.

Geçmişte yaşadığımız bağlanma deneyimleri, bizim hissetme kapasitemizi etkiler. Olumlu bağlanma deneyimleri yaşayan insanlar, kendilerine ve başkalarına karşı duyarlı, şefkatli ve anlayışlı olma eğilimindedirler. Ancak, olumsuz bağlanma deneyimleri yaşayan insanlar, kendilerine ve başkalarına karşı daha az duyarlı, daha az şefkatli ve daha az anlayışlı olma eğilimindedirler.

Bu nedenle, hissetmeyi yeniden öğrenmek, geçmişte yaşadığımız olumsuz deneyimlerin üzerinden geçerek, kendimizi yeniden keşfetmemize yardımcı olur. Bu süreçte, kendimize ve başkalarına karşı daha anlayışlı, şefkatli ve hoşgörülü olmayı öğreniriz. Kendimizi yeniden inşa etmek ve hissetmeyi yeniden öğrenmek, hayatın zorluklarına karşı daha dirençli olmamıza yardımcı olur ve içsel bir mutluluk ve huzur sağlar.

 İnsanların yaşadıkları olumsuz bağlanma deneyimleri, onların hissetme ve düşünme biçimlerinde kalıcı etkiler yaratabilir. Bu etkilerin neden olduğu travma ve stres, duygusal düzenlemeleri zorlaştırabilir ve kişinin duygusal olarak sağlıklı bir hayat sürdürmesine engel olabilir.

Ancak, bu etkilerin üstesinden gelmek mümkündür. Kendimizi anlamak, duygusal ihtiyaçlarımızı tanımak ve sağlıklı bağlanma ilişkileri kurmak için çalışmak, duygusal iyileşme sürecinde önemli adımlardır. Bu süreçte kendimize sabırlı ve şefkatli davranmak, olumlu değişimlerin gerçekleşmesine yardımcı olabilir.

Bağlanma stilleri ve olumsuz bağlanma deneyimleri hakkında kendinize aşağıdaki soruları sorarak,  geçmişteki deneyimlerinizin ve bu deneyimlerin bugüne nasıl yansıdığı hakkında farkındalık ve iç görü geliştirebilirsiniz;

  • Çocukluğunuzda ebeveynlerinizle aranız nasıldı? Kendinizi onlarla ne kadar bağlı hissediyordunuz?
  • Duygusal ihtiyaçlarınızın karşılanması konusunda ne tür zorluklar yaşadınız?
  • Olumsuz bağlanma deneyimleriniz oldu mu? Bu deneyimler nasıl etkiledi sizi?
  • Şu anki ilişkilerinizde nasıl bir bağlanma stili sergiliyorsunuz? Bu bağlanma stili, geçmişteki deneyimlerinizle ilgili bir bağlantı taşıyor mu?
  • Kendinizi nasıl ifade ediyorsunuz? Duygularınızı ifade etmek konusunda zorluk yaşıyor musunuz?
  • Kendinizi nasıl düşünüyorsunuz? Kendinize karşı nasıl bir iç diyalog yürütüyorsunuz?

Bu sorular,  kendi duygusal deneyimlerinizi keşfetmenize  ve kendiniz ile ilgili farkındalık geliştirmenize  yardımcı olabilir.

John Bowlby, bağlanma teorisi ve araştırmaları temelinde, sağlıklı bağlanma ilişkileri geliştirmek için bazı stratejiler ve öneriler sunar. Bu stratejiler şunları içerebilir:


 

  1. Kendine farkındalık geliştirme: Bağlanma stillerimiz ve olumsuz bağlanma deneyimlerimiz hakkında farkındalık geliştirerek, kendimizi ve ilişkilerimizi daha iyi anlayabiliriz.

  2. Güvenli bağlanma davranışları geliştirme: Güvenli bağlanma davranışları, karşılıklı saygı, güven, açıklık, destek ve anlayışı içerir. Bu davranışları öğrenmek, sağlıklı ve tatmin edici bağlanma ilişkileri kurmamıza yardımcı olabilir.

  3. Duygusal düzenleme becerileri geliştirme: Duygusal düzenleme, kendimize ve başkalarına karşı duygularımızı tanımlama, ifade etme ve yönetme becerisidir. Bu becerileri geliştirmek, duygusal sağlığımızı korumamıza ve sağlıklı ilişkiler kurmamıza yardımcı olabilir.

  4. Kendi sınırlarımızı belirleme: Kendi sınırlarımızı belirlemek, kendimize saygı duymayı ve başkalarından da saygı görmeyi sağlar. Bu da sağlıklı bağlanma ilişkileri kurmak için önemli bir adımdır.

  5. Olumsuz bağlanma deneyimlerini ele alma: Olumsuz bağlanma deneyimleri yaşamış insanlar için terapi ve destek grupları gibi kaynaklar, bu deneyimlerle başa çıkmak ve sağlıklı bağlanma ilişkileri kurmak için faydalı olabilir.

  6. Kendine bakım yapma: Kendine bakım, kendimize iyi davranmak ve duygusal sağlığımızı korumak anlamına gelir. Kendine bakım aktiviteleri, stresi azaltmak, zihni dinlendirmek ve genel sağlığı iyileştirmek için faydalıdır.


Bu stratejiler ve öneriler, sağlıklı bağlanma ilişkileri geliştirmek ve duygularınız ile temas etmek  için faydalı olabilir.